Fiyat Performans Viskileri
Hayatın kendisi bir macera, viski ise maceranın içinde başka bir macera. Uzun soluklu bir yolculuk gibi her durakta başka bir heyecan, önceki duraklarda edinilen deneyimlerle sonraki duraklardaki beklentilerin şekillendiği bir macera, hayata keyif katan bir renk adeta viski
Bugün dünyanın birçok yerinde, ülkenin kendi kültürüne, iklimine ve damak tadına göre üretilen, Kelteçede “yaşam suyu” anlamına gelen viskinin ortaya çıkışı, 1494 yılında İskoç Kralı IV. James’in Keşiş John Corr’a viski yapılmak üzere 580 kg. arpa verilmesini emrettiği resmi belge ile olmuştur. Bundan önce de viski üretiliyordur muhakkak ama elimizde daha öncesine ilişkin yazılı bir kaynak yok. Maceranın o günlerden başladığını esas alınca 500 yılı aşan bu süreçte, yüzlerce farklı metodla, çokça farklı fıçı türü kullanılarak, onbinlerce farklı viski üretilmiştir. Günümüzde birçok sıkı hukuki düzenlemeye ve vergi uygulamalarına rağmen iki yüz civarında farklı ekspresyon ülkemizdeki market raflarındaki yerini almaktadır.
Bunların tamamına ulaşmak, bunları deneyimlemek, beğendiklerini satın almak neredeyse imkansız. Bu noktada kendi damağımıza hitap edecek aynı zamanda maddi olarak da bütçemize uygun viskileri bulmak oldukça zor. Herkesin damak tadı ve maddi imkanları farklı tabi ama genel kabul görmüş, uzun zamandır üretilen, dünyada çok satanlar içinde hatrı sayılır sayıda fiyat- performans viskileri bulunmaktadır.
Ünlü romancı Raymond Chandler’ın “Kötü viski yoktur. Sadece diğerlerinden daha iyi viskiler vardır.” sözü viski üzerine söylenmiş en isabetli, en güzel sözlerden biridir. Zaten kötü viski olmadığından, biz hep daha iyiyi arama durumundayız ve bu da bizi gerçek bir maceraya, uzun bir serüvene sürüklüyor. Bir önceki tattığımız viskinin de kattığı deneyimle bu arayış daha bir keyifli ve gittikçe daha merak uyandırıcı hal almaya başlıyor.
Bu arayışta bize yön vermek adına sadece bazı İskoç, İrlanda ve Amerikan viskilerinin fiyat-performans açısından kısa bir değerlendirmesini yapacağız. Bu değerlendirmedeki kriterlerimiz birçok noktada satışının bulunması, viski servisi yapılan pub, bar, restoran ve otel menülerinde yer alması, keskin olmayan, her damağa hitap edebilecek karakterde olması ve şüphesiz fiyatının görece uygun olması.
Burada bahsedilen viskilerin sayılarını tabi ki arttırmak mümkün ama hepsini bu yazıya almanın okuyucu açısından da sıkıcı olacağını düşünüyorum. Sitemizde yer alan ayrıntılı tadım notlarından merak ettiğiniz viskilerin, kendi bütçe ölçütleriniz doğrultusunda fiyat- performans viskisi olup olmadığını değerlendirmek mümkün.
Herkes kendi viski hikayesini yazacak, macerasını yaşayacak elbette ama ilk adımı atmak bazen zordur. Biz bu adımı atmış ve bir araya gelmiş bir topluluk olarak her alanda olduğu gibi bu konuda da viski kültürüne yeni adım atmış viskici dostlara bir öngörü, bir özet sunmaya çalışacağız.
Fiyat- performans viskileri deyince ilk akla gelenler her zaman İskoç harman viskileri oluyor. Bunların içinde de ilk sırayı, viski dünyasının üzerinde büyük ölçüde uzlaştığı Johhnie Walker firmasının efsane harmanı Black Label alıyor. 1865 yılından bu yana üretilen ekspresyon, 1909 yılında bugünkü adını almış ve o zamandan beridir dünyanın en çok satan harman viskilerinden biri olmayı başarmış. Kalbinde yer alan Speyside klasiği Cardhu ile yumuşak içim sağlayan Black Label, reçetesinde Islay viskilerini de içermesiyle hafif isli, dengeli ve uyumlu bir profile sahip. En az 12 yıllık malt ve tahıl viskilerinin harmanlanması ile elde edilen Black Label, günün her saatinde, yılın her mevsiminde ve bulunulan her ortamda rahatlıkla tüketilebilecek bir ekspresyon. Açıkçası bugüne kadar sohbet ettiğim yüzlerce viski dostundan hep övgü almış bir harman, bir klasik.
Ülkemizde birçok market rafında görmeye aşina olduğumuz bir başka fiyat-performans viskisi Bell’s, İngiltere’nin en çok satan harman viskilerinden biri. Kısa bitişine ve genç alkol hissine rağmen tatmin edici bir damağa sahip olan ekspresyon, satışa sunulduğu fiyat aralığının en çok tercih edilen viskisi olmayı başarıyor.
Ballentine’s Finest, dünyanın en çok satan harman viskilerinden olan markanın standart ekspresyonu. Hafif baharatlı kokusuyla, yumuşak içimi ve tatlı damağıyla her ortamda tüketilebilecek bir profili var. Ülkemizde en küçük marketten, en büyük içki dükkanlarındaki raflarda kolaylıkla ulaşabileceğiniz, birçok bar, pub ve otel menülerinde karşımıza çıkan, hatta milli havayolumuzun ekonomi sınıf yurtdışı uçuşlarında sunduğu Finest, her viski severin kolaylıkla ulaşıp tadabileceği bir ekspresyon.
White Horse, eski Türk filmlerinden de aşina olduğumuz, birçoğumuzun çocukluğunda evindeki salon vitrinlerini süsleyen beyaz atlı harman viskisi. Daha önceki şişelerinde Lagavulin içerdiğini açıkça yazan, tadım profilinde de dengeli bir şekilde isli bir karakter sunan White Horse’a ülkemizde çok uygun fiyatlarla ulaşmak mümkün.
Harmanında Macallan ve Highand gibi damıtımevlerinden maltlar barındıran Famous Grouse, dünyanın en çok satan harmanlarından. Şişelemesinde yaş belirtmeyen ancak koku profilinden genç bir viski olduğunu anladığımız Famous Grouse, dengeli ve dolgun bir damak ve tatminkar bir bitiş vadediyor.
Chivas Regal 12, ülkemizde yer alan en popüler harman viski demek yanlış olmaz sanıyorum. Türkiye, dünyada Çin’den sonra Chivas Regalin en çok satıldığı ülke konumunda ve bu popülariteden kaynaklı fiyat aralığı ülkemizde bir basamak üstte tutuluyor. Birçok ülkede çok daha uygun fiyatlarla satın almak mümkün. Kalbinde Strahisla malt viskisinin bulunduğu harman, rahat içimiyle dikkat çekiyor.

Yukarıda saydığımız harman viskilerinin yanısıra ülkemizde satışı bulunan bir tek malt viskisini de fiyat- performans açısından oldukça başarılı buluyorum. Singleton of Dufftown 12, çok iyi bir malt viskiye giriş ekspresyonu ve uygun fiyatıyla muhakkak denenmeyi hak ediyor. Klasik bir Speyside viskisi olarak, çiçeksi ve narencinciye notalarının hakim olduğu bir burun ile yumuşak içimi sayesinde ortalama bir viski tüketicisini tatmin eden bir ekspresyon.

Glen Moray Elgin Classic de yine single malt kategorisinde uygun fiyatı ile öne çıkan bir ekspresyon. Rahat içimi ile özellikle gün içerisinde tüketilebilecek bir profile sahip. Son dönemde raflarfda sıkça karşılaşmadığımız için bulunduğu yerde alınması gereken bir şişe.
İrlanda viskilerini İskoç viskilerinden ayıran 3 kere damıtım yöntemi ve pürüzsüz yumuşak içimi ile çok farklı damaklara rahatlıkla hitap ettiği ve uygun fiyatlarıyla dünyada çok büyük ölçüde tercih sebebi olmaktadırlar. Bu İrlandalıların başını şüphesiz Jameson çekmektedir. Jameson Original, markanın standart ekspresyonu ve tam bir klasiktir. Amerika’da, tabi burbon viski karakterine yakın olması da etken, en çok satılan ithal viski konumundadır. Buzlu ya da sek olarak tüketilebileceği gibi son derece lezzetli kokteyller için uygun bir ekspresyon olan Jameson Original, ulaşılabilir ve uygun fiyatlı olması sebebiyle ülkemizde giderek artan bir satış hacmi yakalamıştır.

Bir diğer İrlandalı fiyat-performans viskisi, dünyanın bilinen en eski damıtımevi olan Bushmills damıtımevinin standart ekspresyonu, Bushmills Original. Her ne kadar ülkemizde satışı bulunmasa da yurtdışı seyahatlerinde duty free mağazalarında bulabileceğiniz ve çok uygun fiyatlarla satılan İrlandalı, fiyatına göre oldukça tatminkar bir damağa sahip. Sık seyahat eden ve duty freede içki limitini kendine kullanmayan dostlarınız varsa, tereddüt etmeden sipariş verebilirsiniz.
Son yıllarda ülkemiz raflarında yerini alan Tullamore Dew, yurtdışına oranla bir miktar pahalı olmasına rağmen hala ekonomik sayılabilecek fiyatıyla tercih sebebi. Meyvemsi burnu ve ağzı kaplayan kremamsı damağıyla, müthiş keyifli bir viski. Diğer İrlandalılar gibi her türlü içime uygun bir ekspresyon.
Amerikan viskileri, İskoç ve İrlanda viskilerinden farklı olarak, arpa maltı yerine mısır, çavdar, buğday ve maltlanmamış arpa kulanılarak üretilir. 3 türlü viski üretimi söz konusudur. Burbon, Tennessee ve çavdar viskileri. Bu türlerden en yüksek fiyat-performans oranına sahip birer ekspresyon tanıyalım.
Jim Beam, dünyanın en çok bilinen ve en çok satan burbonu. İçeriğinde %77 mısır, %13 çavdar ve %10 maltlanmamış arpa kullanılan Jim Beam Original, yoğun şeker, karamel, baharat ve vanilya notalarını hem burunda hem damakta hissettiriyor. 4 yıl meşe fıçılarında olgunlaşan ve %40 alkol derecesiyle şişelenen ekspresyon, diğer burbonlar gibi buzlu içime son derece uygun.
Jack Daniels No:7, bütün burbon özelliklerini ihtiva etse de son aşamada uygulanan “kömür filtrasyonu” işlemiyle ayrışıyor ve Tennessee viskisi olarak adlandırılıyor. Dünyanın en popüler Amerikan viskisi olan No:7, ülkemizde de yoğun miktarda tüketilmekte. Neredeyse tüm market raflarında, uygun fiyata bulunabilen No:7 burunda vanilya, damakta baskın karamel ile kısa bitişiyle yaz aylarında buzlu olarak da tüketime uygun bir ekspresyon.

Bulleit Rye, ülkemizde de satışı bulunan, içinde %95 oranında çavdar bulunan, %45 alkol derecesiyle şişelenen bir ekspresyon. Ülke olarak çavdar viskilerini çok fazla tanımasak da, Bulleit Rye bir çavdar viskisi hakkında damağımızın nasıl şekilleneceği konusunda iyi bir örnek olabilir. Hafif sert bir viski olduğu için buzlu içime müsait ve kokteyllerde de son derece uyumlu. Yukarıda yer alan diğer ekspresyonlara kıyasla yüksek satış fiyatıyla tartışılabilir ancak ülkemizde bir çavdar viskisi deneyimlemek için değer.
FATİH YİĞİTBAŞI