Whisky Cafe L&B - Amsterdam Hollanda
2000’den fazla viski çeşidi var. Yazım burada da bitebilirdi, ama ben biraz daha detaylandırayım.
Şaka bi yana; gerçekten soğuk bir şubat ayı akşamı uzun bir yürüyüşün sonrasında içimizi ısıtacak yeri nihayet buluyoruz eşimle. Girer girmez ısınıyoruz; gözbebeklerim büyüyor etrafı süzdükçe, her yer viski şişesi. Duvarlar tozlu viski kutuları ile kaplı, duvar kağıdı gibi. Değişik viski aksesuarları. Sadece 1 kişi çalışıyor, ama arı gibi her yere yetişiyor, çok ilgili, güler yüzlü, samimi, ambiyans zaten on numara.
Barda yerimizi alıyoruz. 25 sayfalık bir menü ve sularımız sıcak bir ifadeyle hemen önümüze konuluyor. Barda Glencairn tipi bardak haricinde bi viski bardağı bulunmuyor. Eşim viski markalarını ve fiyatlarını mecburen iyi bilen, bundan da keyif alan ancak viski içmekten çokta haz etmeyen birisi. Ben menüye keyifle dalmadan eşime içkisiz kalmasın niyetiyle, barmene “eşim için bir kokteyl” ile başlayan cümlemi bitiremeden, yaptığı üzgün mimik ifadesinden anlıyorum ki kokteyl servisi yapılmıyor. 2000 şişe var ve adam barda tek başına, kalkıp sana sex on the beach mi yapsın diye söyleniyorum kendi kendime. Sonunda bira ile işi kurtarıyorum.
Bardaki çocuk 2000 şişenin her birinin yerini ezbere biliyor; siparişi verir vermez, hiç teklemeden şişenin olduğu yere doğru yöneliyor ve o kadar ekspresyon arasında elinde kalmayanı direk ezberinden söylüyor ancak nezaketen yine bakıyor. Buna rağmen markanın ona en yakın yılı olan, aynı bitişe sahip veya aynı fıçıya girmiş bir ekspresyonunu önerip şişeyi size sunuyor.
Menüdeki standart servis 3,5 cl, fiyatlarda ona göre belirlenmiş. 2 cl lik tadımlar yapmak istememi memnuniyetle karşılıyor. Eğer aklınızda daha önceden bunu kesin tadıcam diye bir fikriniz yoksa menüye bakıp karar vermeniz en az 15 dakika. Bu arada bardaki arkadaşa nasıl viski sevdiğinizi söylemeniz yeterli, hemen bir şeyler önerip muhabbete başlıyor.
Menüye bakmak bile benim için çok heyecan verici olduğundan sayfaların içinde kayboluyorum. Hangi ekspresyonlar var, ne kadar? Her sayfayı geçtiğimde mutlaka söyleniyorum. Çünkü Türkiye’de bir markanın standart harmanını içmek için çok yüksek paralar verdiğimizi birkez daha anlıyorum. Menüye bir tur bakıp, içlerinden dikkatimi çekenleri not edip 2 şer cl den 2 ekpresyon denemeye başlıyorum. Tabi bu arada suyumuz hiç eksik olmuyor, azıcık azalsa tekrar dolduruluyor. Bir tarafta coşkulu muhabbet eden bir çift , diğer tarafta viski hakkında muhabbet edip içtikleri ekspresyonu tartışan gençler. Bundan daha güzel bir ortam var mıdır? O an için yoktu benim için.
Whisky Cafe L&B’de gerek benim tercihim gerek ise barmenin yönlendirmeleriyle deneyimlediğim ekspresyonlar ise şu şekilde;
Glenlivet 21 Archive,
Talisker 18,
Linkwood 15 Gordon&Macphail,
Jura Maras Tura, Glen Deveron 15,
A.D. Rattray Craigellachie 9,
Balvenie 14 Caribbean cask,
Glendronach 12 ve
Benriach 12.
Pandemi koşullarının en kısa sürede bitmesi ile beraber ziyaret etmekten keyif alacağınız bir mekan olduğunu düşünüyorum. Umarım sizler de bu yazıyı okurken benim o hoş, şirin viski barında aldığım hazzı almışsınızdır.
Hakan YEGEN